Kayıtlar

Engin Ardıç: “La nostalgia es un error”. [Yazarlar]. xxx

  Engin Ardıç: “La nostalgia es un error”. Akşam, 26.12.2004. http://www.aksam.com.tr/arsiv/aksam/2004/12/26/yazarlar/yazarlar284.html

Ali Rıza Kardüz: “Yolda kebap molası”. [Yazarlar]

  Ali Rıza Kardüz: “Yolda kebap molası”. Milliyet Pazar, 21.11.2004. https://www.milliyet.com.tr/pazar/yolda-kebap-molasi-395636 Yolda kebap molası Eğer yolunuz Bolu Dağından geçerse Koru Otelde konaklayabilir, lokantasında özel kebabının ve tatlılarının tadına bakabilirsiniz Yoldan geçerken otelin sadece lokantası görülür. Ben de 30 yıldır Ankara-İstanbul arasında karayolu ile gidip gelirken sadece bir şeyler yemek için lokantasına uğrardım. Meğer lokantanın arkasında koskocaman bir otel varmış. Daha da önemlisi arkadaki 120 dönümlük çam ormanı ve yeşil alanda neler varmış neler...Geçen cumartesi, yeğenimin nişan töreni için Düzceye gittim. Akşamüzeri İstanbula dönerken baktım hava kararmış. Gece otomobil kullanacak yerde Koru Otelde konaklayayın dedim. Düzceden Bolu Dağına tırmanmak pek zevkli. Yolun iki yanındaki sergiler ışıl ışıl. Bir sergide balkabağı, öbüründe taşfırın ekmeği, bir diğerinde fındık, onun yanındakinde tahtadan yapılmış oklava, hamur tahtası satılıyor. Köft

Dağlar, Ali: “Çelik Bey’in serası da soldu”.

  Dağlar, Ali: “Çelik Bey’in serası da soldu”. Hürriyet Kelebek, 10.08.2004. https://www.hurriyet.com.tr/kelebek/celik-bey-in-serasi-da-soldu-38634649 İstanbul aşığı Çelik Gülersoy’un Yıldız Parkı’nda halka açtığı, İstanbullular gibi kendisinin de parktaki uzun yürüyüşleri sonrasında çay içip dinlendiği sera, ilgisizlikten harabeye döndü.Halk arasında ‘limonluk’ tabir edilen Çelik Gülersoy’un ‘sera çay bahçesi’ olarak tasarladığı yeşillikler içindeki camekan bahçe, Yıldız Sarayı’nın hemen 50 metre yakınında inşa edildi. Tarihi saray ve müştemilatların Gülersoy başkanlığındaki TURİNG’den alınıp Büyükşehir Belediyesi’ne devriyle birlikte başlayan bakımsızlık, ilgisizlik, yanlış restorasyon gibi eleştirilerin yaşandığı dönemde sera da yavaş yavaş o eski cıvıl cıvıl günlerine veda etti. Tüm camekan pencereleri açılabilir şekilde inşa edilen sera, ilgisizlik, bakımsızlık ve birçoğu çatlamış ya da kırılmış camları sıkı sıkıya kapalı tutulduğu için gündüzleri sıcak nedeniyle bir hamamı a

Özçakmak, Şükran: “Kariye'yi böyle bitirdiler”.

  Özçakmak, Şükran: “Kariye'yi böyle bitirdiler”. Milliyet, 09.08.2004. http://www.yapi.com.tr/Haberler/kariyeyi-boyle-bitirdiler_15989.html   Kariye'yi Böyle Bitirdiler Çelik Gülersoy'un teşvik ve desteğiyle onarılan tarihi ahşap evleriyle ünlü Kariye Mahallesi eski haline dönüyor: Evler dökülüyor, sokaklar çöp dol   Çelik Gülersoy'un teşvik ve desteğiyle onarılan tarihi ahşap evleriyle ünlü Kariye Mahallesi eski haline dönüyor: Evler dökülüyor, sokaklar çöp dolu.   Günde 100 ile 500 arasında turistin ziyaret ettiği Fatih'teki Kariye Müzesi çevresinin hali içler acısı. Her gün tur otobüsleriyle müzeyi ziyarete gelenleri İstanbul Vakıflar Müdürlüğü'nün arsaları üzerine kurulu gecekondular karşılarken, eski TURİNG Genel Müdürü Çelik Gülersoy'un çabasıyla bir kısmı onarılan tarihi ahşap evler de yeniden eski hallerine dönmek üzere. Onarılan evlerden birinin balkonu tahtalarla örülmüş. Hemen yanında tarihi evin üstünde bir kat yükseliyor. Güle

Dağlar, Ali: “Malta Köşkü’nde koyunlar bağlıydı”.

  Dağlar, Ali: “Malta Köşkü’nde koyunlar bağlıydı”. Hürriyet Kelebek, 21 Temmuz 2004, 1.s. https://www.hurriyet.com.tr/kelebek/malta-kosku-nde-koyunlar-bagliydi-242625 İstanbul’a kazandırdığı eserlerle tanınan Çelik Gülersoy’un ölümünün birinci yılında anılarını anlattığı kitabı piyasaya çıkıyor. Kitapta Gülersoy, koyunların otladığı köşkleri nasıl hayata döndürdüğünü anlatıyor. Çatışmalar, kırgınlıklar Temmuz 2003’te kaybettiğimiz Çelik Gülersoy’un ölümünün birinci yılı için hazırlıkları tamamlanan kitapta, Gülersoy’un anıları ve yakın dostu Nezih Başgelen’in aktardığı olaylar yer alıyor. Gülersoy anılarında devrin ünlü isimleriyle çatışmalarını, şair kişiliğini, kırgınlıklarını, düşmanlarını anlattı. Önce Malta, sonra Çamlıca İlk eser, Malta Köşkü’ydü. 1979 yılı başında teslim aldığımız zaman bir odada Belediye bekçisi ailesiyle oturuyordu. Karşısındaki odada, koyunlar bağlıydı. Köşkü onarıp hizmete açtıktan sonra, açılışa gelen Yunan delegenin hayretten elindeki çanta dü

Aşçı, Buket: “Artık Boğaz sefasını boş verin... İstanbul’un gerçek yüzünü keşfedin!”. [Yazarlar]

  Aşçı, Buket: “Artık Boğaz sefasını boş verin... İstanbul’un gerçek yüzünü keşfedin!”. Pazar Vatan, 18 Temmuz 2004, 6.s.