Türenç, Tufan:”Hedefteki iki kişi”. Hürriyet, 19.02.2005, 21.s.
Türenç, Tufan:”Hedefteki iki kişi”. Hürriyet, 19.02.2005, 21.s.
Hedefteki iki
kişi
19 Şubat 2005
BİR ülkede işler
kötüye gitmeye başlayınca iktidarın da kimyası bozulur.
Sağa sola, yerli
yersiz, haklı haksız baskılara başlar.
Bütün kurumları
ele geçirmeye kalkar.
Son günlerde
birbiri ardına açılan soruşturmalar, davalar bu amaca yönelik.
Hedef, muhalefet
odaklarını ortadan kaldırmak, herkese, her yere hákim olarak ‘Ben güçlüyüm’
havasını devam ettirmek.
İktidarlar için
devlet kurumlarını kadrolaşarak ele geçirmek kolaydır.
Ama sivil toplum
örgütlerine, meslek kuruluşlarına hákim olmak çok zordur.
AKP, devletteki
kadrolaşmayı tamamlamış olmalı ki sivil toplum örgütlerine ve meslek
kuruluşlarına yöneldi.
Şimdi İstanbul
Ticaret Odası üzerinde bilinen bir oyun sahnelenmeye başladı.
En güçlü meslek
odası olan İTO’yu ele geçirmek için yoğun bir yıpratma stratejisi uygulanıyor.
Hedef Başkan
Mehmet Yıldırım.
Onu devirebilmek
için ‘Formula 1’ projesine taktılar.
Birdenbire
projede yolsuzluklar olduğu yolunda haberler çıkıverdi ortaya.
İTO’ya
müfettişler gönderdiler, soruşturmalar, davalar açtırdılar.
* * *
Oysa ‘Formula
1’in hızla tamamlanması gerekiyor, çünkü 2005 yılındaki yarışlar Türkiye’de
yapılacak.
Projenin bazı
politik amaçlar nedeniyle gecikmemesi gerekiyor.
Hayret! 14 ay
önce yapılan ihalelerde yolsuzluk olduğu iktidarın şimdi aklına gelmiş olmalı.
İTO seçimlerine
beş kala...
Bu tutumun iyi
niyetle bağdaşır yanı var mı?
Mehmet Yıldırım
gitsin, İTO AKP’nin olsun da ne olursa olsun umurlarında değil.
Onların aklı
fikri İTO’yu ele geçirmek.
Bunun için
üyelere yoğun baskı yapılıyor.
Oysa bilmiyorlar
ki, sivil toplum örgütlerine, meslek odalarına siyaset bulaştırmak bir
iktidarın yapacağı en büyük yanlıştır.
İktidarlar işler
kötüye gitmeye başlayınca bu tür yollara başvurur hep.
AKP’ye bir bilgi:
Benim tanıdığım Mehmet Yıldırım öyle kolay kolay pes edecek adam değildir.
* * *
AKP kendinden
olmayanları yıpratmak için ölmüş olsalar bile peşlerini bırakmıyor.
Son numara
İstanbul’a inanılmaz hizmetler yapan, virane haline gelmiş tarihi birçok yapıyı
kurtararak eşsiz güzellikte mekánlar yaratan rahmetli Çelik Gülersoy.
İddia ve suçlama
şu:
1994’te Turing’in
elinden aldıkları Sarı Köşk, Hıdiv Kasrı ve Malta Köşkü’nde bazı tablolar
varmış. Bunlar kayıpmış. Ve (sıkı durun) Çelik Gülersoy bunları başkalarına
satmışmış...
İnsaf!
Bu çok büyük bir
ayıp.
İstanbul áşığı
olduklarını iddia edenlerin kendini İstanbul’a adamış ve bu kentin tarihi
dokusuna çok önemli eserler kazandırmış olan Çelik Gülersoy’a gösterdikleri
vefasızlığa bakın.
Bazen söylenecek
söz bitiyor.
https://www.hurriyet.com.tr/hedefteki-iki-kisi-297833
Yorumlar
Yorum Gönder